define( 'WPMS_ON', true ); // True turns on constants support and usage, false turns it off. S - Bursa Ansiklopedisi http://www.bursaansiklopedisi.org Bursa hakkında her şey Fri, 30 Nov 2018 16:36:38 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.4.2 Bursa’nın Beyoğlu’su “Setbaşı” http://www.bursaansiklopedisi.org/content/bursanin-beyoglusu-setbasi/ http://www.bursaansiklopedisi.org/content/bursanin-beyoglusu-setbasi/#respond Sun, 04 Nov 2018 20:00:05 +0000 http://www.bursaansiklopedisi.org/?post_type=content&p=1612

Bursalılar, her zaman eğlenmeyi seven ve eğelenen bir kenttir. Şartları ne kadar kötü de olsa Bursalılar bir eğlence kültürü oluşturmayı başarmıştır. Bursa Kadı Sicillerinde, kentimizdeki Osmanlı döneminde eğlence türleri konusunda bazı bilgiler vermektedir. Bir çok tereke (veraset) kaydında, keman ve santur başta olmak üzere müzik aletlerinin miras bırakıldığı görülmüştür. Buradan da, hemen her iyi durumdaki ailede, müzik eğitiminin yapıldığı ve müzikli eğlenceler düzenlendiği anlaşılmaktadır.

Beyoğlu, azınlıkların ve özellikle Avrupalı levantenlerin yaşadığı bir semt olarak, hep çağdaş Avrupa’nın yüzünü yansıtmıştı. Bu nedenle de İstanbul’un kültür ve sanat merkezi olmuştu. Benzer bir gelişmeyi de, XIX. yüzyılda Bursa yaşadı. Ermeniler ile, daha çok Avrupalı misyoner ve tüccarların yaşadığı Setbaşı, Bursa’da sanat ve kültürün merkezi olmuştur. Adeta Setbaşı, Bursa’nın ayrıcalıklı bir köşesiydi. Meyhane ve eğlence merkezleri bu semtte bulunuyordu. En iyi oteller ve batı tipi ilk gazinolar hep önce bu semtte açıldı. Yine ilk tiyatro ve sinemaların merkez de Setbaşı olmuştur.

Gezginlere göre Setbaşı

yıllarda ise Setbaşı’nda bulunan Galiçya Oteli, Bursa’nın en modern oteli olup, kente gelen tüm Avrupalı turist ve ünlü kişilerin kaldıkları bir yerdir. Bahçesinde saz ve şarkıcıları her akşam program yapardı. 1890’lı yıllarda Bursa’ya gelen Nafizade Ahmet, Bursa’nın en işlek caddesi olan Setbaşı’ndan Ulucami’ye, gece saat 02.00-03.00’e kadar insanların gezinti yaptığını yazar.

Yine aynı yıllarda Bursa’ya gelen İbnü’l-Celal Sezai de, Setbaşı’nın Bursa’nın eski mesirelerinden biri olduğunu yazarak, halkın buraya özellikle Cuma günü geldiğini yazıyor.

1900’lü yılların başında kentimize gelen Hasan Taib de, Bursa’nın en güzel ve en bakımlı mahallesininSetbaşıolduğunu yazıyor. “Mahallenin içinden akan derenin üzerinde bulunan köprülerden (Setbaşı) birinin, kentin en kalabalık en işlek yerinde kurulduğunu” yazıyor.

Setbaşı meyhane ve bozahaneleri

Osmanlı Devleti döneminde Bursa’nın en önemli dinlence-eğlence mekanları meyhanelerdir. Bursa’da, iki semtte meyhane bulunmaktaydı. Birincisi, bugün de benzer bir işlevde kullanılan Yahudilik’te idi. İkincisi ise Setbaşı’ndadır. Meyhaneler, gayrimüslim mahallelerde olup işleticileri de gayrimüslim olmasına karşın, çoğu kez Türk müşterilerini de ağırlamaktaydı.

Osmanlı devrinde, Setbaşı’nda çok sayıda meyhanenin yanında, diğer bir eğlence mekanı olan birçok da bozahane bulunuyordu. 1533 yılında Setbaşı  Bozahanesi’nin yanında bulunan ve daha önce kapatılmış olan Yorgi’nin meyha­nesi tekrar açılınca, mahalledeki bazı Müslüman halkın tepkisini çekmiş ve şikayetlere neden olmuştu(1). 1535 yılındaki bir kayıtta ise Yazıcı oğlu Yani’nin, komşusunun kapısının önüne açtığı meyhane, yapılan şikayet üzerine kapatılmış. Mahallede bulunan meyhanelerin hakkındaki hoşnutsuzluk o kadar artmış ki, bir gün Saray’dan Bursa Kadısı’na şu buyruk gelmiştir:

“Setbaşı’nda eskiden beri var olup, birkaç kez yasak edildiği halde sürekli tamir edildiğini duyduğum meyhaneleri kapat; kimseye içki sattırma; emrimi yerine getirdiğini bana yaz; şimdiye kadar neden bunları kaldırtmadığını da ayrıca bil­dir.”

Bunun üzerine kadı, Setbaşı’ndaki Kirkor oğlu Morat, Tedori oğlu Şirmert, Abidin oğlu Murad ve Oran oğlu Anton adındaki Hıristi­yanların, hükümlere aykırı olarak Setbaşı’nda meyhane açtıkları ve Müslümanlara içki sattıkları gerekçesiyle, kimisine hapis, kimisine de uyarma ile cezalan­dırmıştı(Bursa Kadı Sicilleri 73, s.408).

1576 tarihli bir mühimme kaydına göre de, Setbaşı Mahallesindeki meyhanelerin kapatılması konusunda başka bir buyruk vardır. Belgelerden, Bursa’daki bu meyhanelerin Ramazan ayında bile işletildiği anlaşılmaktadır(Bursa Kadı Sicilleri, B-136/351, yıl 1590, s.96/a).

Bir kadı siciline göre ise meyhanelerde kadınların şarap servisi yaptıkları anlaşılıyor. Ancak Mahalledeki Müslüman komşuların baskıları nedeniyle bu kadın “sâki”lerin çalıştırılmamasından vazgeçen Setbaşı meyhanecileri, kendi aralarında ilginç bir karar alırlar. Buna göre hangi meyhanelerde kadınların şarap satarsa, o meyhane sahibi İslam dinine geçeceklerine dair kendi aralarında yemin etmişler. Bunu da kadıya kaydettirmişlerdir(Bursa Kadı Sicilleri, B-136/351, yıl 1590, s.51/a).

1573 yılının martında da, Setbaşı Mescidi’nin etrafındaki meyhanelerden şikayet ilginç bir gelmiştir. Bu şikayette, ezan okumak için minare çıktığında müezzine, meyhanedekilerin kadeh kaldırıp şerefine içtikleri gerekçesiyle bir şikayette bulunulmuştur. Bu şikayet sonucu, Setbaşı’ndaki mescide yakın olan meyhanelerin kapatılması konusunda bir emir gönderilmiştir.

1584 yılındaki kadı siciline göre de, Setbaşı Mahallesinde iki Rum’un, mahalle ortasında açtıkları meyhanelerinin kapanması için emir gelmiştir. 1617 yılında da, mahalle meyhanelerinin kapatılması konusunda daha şiddetli bir ferman gelmiştir. Tüm bu baskı ve tehdit ve cezalandırmalara karşın, yine Setbaşı meyhanelerinin yaşadığı görülür.

Setbaşı’nda ilk Gazino

XIX. yüzyıldan sonra, Bursa’da modern tarz eğlence mekanları olarak oteller ve gazinoların açılmaya başlandığı görülmektedir. Doğal olarak açılan bu gazinolar da, Bursa’nın Beyoğlu’su olan Setbaşı’nda açılmıştır. Bursa’da açılan en eski gazinonun “Mazalyan Gazinosu” olduğu anlaşılmaktadır. 1913 yılında ise Setbaşı’nda, köprünü hemen yanında Laskaridis Efendi adlı bir kişinin güzel bir gazino açmaya çalıştığı, ancak köprünün hemen yanında olduğu için engellendiği anlaşılıyor. (Ertuğrul Gazetesi, yıl 1913, Sayı:192)

1915 yılında Ertuğrul gazetesinin bir haberine göre, Setbaşı’nda açılan Gökdere Gazinosu, Bursa’nın en modern gazinosu olduğu anlaşılıyor. Bu haberde bir de yorum yapılarak, eğlence mekanlarının herşeyi ile İstanbul’dakilerden aşağı kalmayacak tarzda modern bir yer olması istenmektedir. Ancak büyük şehirlerde, medeni hayatı temsil eden ciddi ve ağır başlı kuruluşlar gibi daima yenilikçi ve değişimci olması istenmektedir(2).

Mahfel’in bulunduğu bahçe, eski Türkocağı idi. Burada çok güzel bir lokal vardı. Bu binanın yanında güzel bir gazino bulunmak­taydı. Bu gazinonun önünde 1918 yılında Türkçe ve Ermenice olarak VorpahnamGazinosuyazmaktaydı. Sahibi BedrosEfendi idi. BedrosEfendi, gazinosuna herkesi almaz, bu hayatı anlayan kişileri seçermiş.

XX. yüzyıldan Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar, bugünkü Mahfel’in yanındaki sokakta baş­tan başa meyhaneler vardı. Bu nedenle bu sokağa son yıllara kadar “Meyhaneciler Sokağı” denilmişti. Bu meyhanelerin her birinde, birer ikişer kişilik çalgıcılar, tıpkı Çiçek Pasajı’nda olduğu gibi eğlentiler düzenler­di. Kurtuluş Savaşı öncesinde Setbaşı meyhanelerinde, o dönemin ünlü hanen­desi Tereza,kısık sesi ile şarkılar söylermiş.

Setbaşı Otelleri

Bursa’nın en modern otelleri de Setbaşı’ndaydı. Semte 14 odalı Nuriye Oteli, 19 odalı Bağdat Oteli ile Türkiye Oteli vardı. Setbaşı Köprüsü civarında bulunan Nuriye Oteli, Bursa’nın en önemli oteli idi. Mümtaz Şükrü Eğilmez’e göre Atatürk Caddesi’nin açılmasıyla yıkılan Nuriye Oteli ile Şark Oteli, Bursa sosyetesinin gelip, gazinosunda eğlendiği bir yerdi. Otelin bir de güzel gazi­nosu vardı. Otele bitişik olan postane, o devrin tek postanesi idi. Postanenin sahibi ise Agapus adlı bir Ermeni idi. 1910 yılındaki Ertuğrul gazetesinde, Setbaşı’ndaki Nuriye Oteli’nin önemi özenle belirtilmektedir. Gazetenin haber aynen şöyledir:

“Bursa’nın Setbaşı Köprüsü ve civarı, kentimizin en güzel köşesidir. Sonra en güzel ve en mükemmel otelimiz olan Nuriye Otelide orada. Dört yol kavşağı olduğu için çok kalabalık olan bu yerde, otelin önünde sıralanan arabalar, geçişi engellemektedir.” (Ertuğrul Gazetesi, yıl 1910)

Setbaşı Sinemaları

Bursa’da ilk sinema ne zaman kuruldu? Bu sorunun yanıtını bugün kesin olarak vermek çok güç. Ancak arşivimdeki 1912 tarihli gazetelerden, bu tarihte Bursa’da bir sinema olduğunu öğrenmekteyiz. Bu ilk sinema, Nasuh Paşa Hamamı karşısındaydı.

XX. yüzyılın başından itibaren Bursalıların en önemli eğlence mekanı sinema olmaya başlayacaktır. Doğal olarak, bu sinemalar da, yine Setbaşı’nda toplanmıştır, bir eğlence merkezi olduğu için(3). Yine bu tarihte, uzun yıllar Bursa’da hizmet vermiş olan ŞarkTiyatrosu’nun da faaliyette olduğu anlaşılmaktadır. (Ertuğrul Sayı 127, 26 Eylül 1912) 1918 yılında ise Setbaşı’nda Sinema Olimpos Palasvardı. Bu sinemada hafta üç gün kadınlara matine vardı(4).

Şark Sineması, zaman zaman tiyatro, zaman zaman da sinema olarak kullanılmıştı. 1923 yılından sonra tümüyle sinemaya dönüştüğü anlaşılıyor(5). Bu sinema daha sonraları Şafakadını almıştı. 10.10.1953 tarihinde de Saray Sinemasıolmuştur. 1984 yılında yanan bina, 2000 yılında onarılarak yeniden sinema olarak kullanıma açıldı. Bu kez adı Prestijolmuştur.

Sinema Olimpos Palas“Amerikan İstilası” aşk ve nefret piyesi tercihen akşamdan itibaren gösterilecektir. Pazar, pazartesi akşamları beyefendiler, cumartesi, salı akşamları hanımefendilere, mutlaka görünüz. (Mücahede gazetesi, Sayı 57, Haziran 1337/1335/1919)

Modernleşen Bursa’nın yeni yüzü Setbaşı

Setbaşı, Bursa’nın batılılaşma, modernleşmesinin yüz olmuştur. Hep ilk yenilikler Setbaşı’nda ortaya çıkmıştır. İlk frenk şapkalı insanlar burada gezinmeye başladı. Batı tarzı giysilerin satıldığı dükkanlar, terziler ve berberler bu semtte bulunuyordu.

XX. yüzyılın başından itibaren Bursalıların en önemli eğlence mekanı olan sinemalar, gazinolar da bu semtte toplanmıştı. Yine belgelere göre 1890 yılından önce Bursa’nın ilk gazoz fabrikası da Setbaşı’ndaydı(6). (E/31, Yazışmalar, 1308/1890)

Uzun yıllar, Bursa’nın diğer mahallerinde yaşayanlar, özellik de Müslümanlar, kendilerini kuşatan sıkı kurallardan bu semte gelerek kurtarmaktaydı. Sanırın Bursalılar, Setbaşı’nda kendilerini daha özgür hissediyordu. Daha önce sadece tekkelerde gelişebilen sanat ve kültür, XIX. Yüzyıldan itibaren Setbaşı’nda yeşermeye başladığı görülür. Batı uygarlığının çağdaş ve modern düşünceleri ilk kez, Setbaşı’ndaki mekanlarda tartışıldı. Hülasa Setbaşı, yüzünü Batı’ya dönen ve modernleşen Bursa’nın yüzü oldu.

Notlar

1- “Setbaşı Bozahanesi’nin tamirine dahi muhasebesi görülüp emini mezbur yeddinden 372 akça sarf olunduğu sabit olup, mezkur Emin Muharrem Çelebi’nin talebi ile ve hassa harc naibi Mehmet Çelebinin marifetiyle zabt-ı sicil olundu. 1330/1912 yılında Bursa’ya yollanan bir uyarıda da, Setbaşı’nda Hocatabib Camii’ne bitişik olarak yapılan meyhanenin henüz yıkılmadığı belirtilmiş, ayrıca Hoca Tabib Camii’ne yeterli uzaklıkta bulunan otelde alkollü işçi satışı için ruhsat tezkiresinin süresinin de bittiği belirtilerek yenilenmemesi istenir(BOA, DH.İD, Dosya No:70/-2, gömlek No: 23). 1920 yılındaki bir gazetede ise “Çıkmaz sokaklarda bile meyhane olduğunu” yazıyor. (Hüdavendigar, Sayı 2949, 23 Eylül 1336/1339/1920) 28/7, dava 74, 925/1518

2- Haber aynen şöyledir: “İstanbul’a göre şehrimizde maalesef şimdiye kadar layıkıyla bir gazino tesis edilmemiştir. Şehrimizde bilhassa akşam hayatı yok gibidir. Halbuki ihtiyacat-ı beşeriyenin en ehemniyetlilerinden (İnsanlığın en önemli gereksinimlerinden) biri de hayat-ı mesainin bir-kaç saatini hoş geçirebilmektir. Kemal-i memnuniyetle istihbar ettiğimize göre Setbaşı’nda kadimden Mazalyan adıyla tasarruf eden gazino, bu defa bir-kaç zat tarafından isticar olunarak “Gökdere Gazinosu” adı altında küşad edilmiştir. (açılmıştır) Müteşebbislerine tebrik ederiz. Yalnız bizim tavsiye edeceğimiz bir husus varsa da, bu gibi müessisin muafazakâr (tutucu) kalması değil, büyük şehirlerde, medeni hayatı temsil eden ciddi ve ağır başlı müessisat gibi daima tecdid ve tenvir  etmesidir. (yenilikçi ve değişimci olmasıdır.) (Ertuğrul Gazetesi, yıl 1915, Sayı: 303)

3- SinemaPate’nin, “sağlığa uygun bir salon içinde” olduğu gazetelerden öğrenmekteyiz. (Ertuğrul Sayı 127-26 Eylül 1912)

4- Hatta o tarihteki sinemalara, kadın ve erkeklerin katıldığı anlaşılmaktadır. 1916 yılındaki Hüdavendigar gazetesinin bir haberinde şu ilginç bilgiler yer almaktadır:

“Sinemada bir Yahudi çocuk yanıyoruz diye bağırması üzerine hanımlar derhal birbirine girerek, sinemadan biran önce çıkmak için çaba harcamış. Bu sırada da bir çok kadın ve çocuk ezilmiştir.” (Hüdavendigar Gazetesi, Sayı 324, yıl 1916)

5- “Şark Sineması: Üç geceden beri arasıyla ahaliyi muhterememizin memnuniyetini cümle muaffık olduğumuz Amerikan İstilası namındaki 5 kısım 3000 motorlu feci dram bu akşam hanımefendilere son defa olarak arane edilecektir. Koşunuz mutlaka görünüz.” (Mücahede, Sayı 60, 23 Haziran 1337/1335/1919) Örneğin bir gazete ilanında şu yazmaktadır: “Elhamra’nın Bursa Türk Ocağı’nda gönderdiği filmlerle işe başlayan ve kentimizin güzel bir yerinde bulunan Şark Sineması bu günden itibaren zamanımızın en güzel filmlerini oynatmaya başlamıştır. Fiyatları uygundur.” (Ertuğrul 15 Kanunusani 1924)

6- Belediye karar defterlerine göre; Setbaşı Köprüsü karşısından, Çekirge’ye ve Acemlerdeki tren istasyonuna kadar işletmek üzere Cemil Paşa vs. tarafından talep olunan tramvay hattının şartname ve mukavelenamesi mecliste görüşülmüştür(Belediye Karar Defteri, 1319, E/18 110).

The post Bursa’nın Beyoğlu’su “Setbaşı” first appeared on Bursa Ansiklopedisi.

]]>
http://www.bursaansiklopedisi.org/content/bursanin-beyoglusu-setbasi/feed/ 0